Hekimlerin Çığlığı - Şükrü Karaman

  30.03.2016   3292 okunma   

Hekimlere, sağlık çalışanlarına saldırılar artık vaka i adiye haline geldi. Yani sıradanlaştı, kanıksanır oldu.

Saldırılar o denli arttı ki, gözü dönmüş katiller işi cinayete bile vardırıyor, görevi başında hekimleri şehit ediyor.

Geçen yıl Samsun’da hekim Kamil Furtun’un öldürülmesi  lanet olasıca saldırıların en yalın örneği değil mi?

Gazetelerde okuyor, televizyonda izliyoruz, özverili  şekilde görevlerini yapan hekimler, diğer sağlık çalışanları “hastamla niye ilgilenmedin?” ,“tedaviyi niye iyi yapmadın?”, “anamı babamı yakını mı niye kurtaramadın ?” gibi gerekçelerle sözlü saldırıya uğruyor, dövülüyor, hatta öldürülüyor, bilinçsiz, sağduyudan yoksun cahiller tarafından.

Hangi doktor, hastanın iyi olmasını, yaşama tutunmasını istemez?  Gözü dönmüş saldırganlar, bu soruları akıllarına getiremiyor, vahşice sözlü saldırıda bulunuyor, taciz ediyor,dövüyor.

Hastanelerin yoğunluğu,  iş hacmi malum. Bu yoğunluk karşısında, acil servislerde ellerinden geldiğince çabalıyor, hasta ile ilgileniyor, tedavi ediyor hekimler ve sağlık çalışanları.

Ne var ki bu çabaya, özverili çalışmaya karşın, hiç de hak etmedikleri muamele ile karşılaşıyor hasta yakınları tarafından.

Son 3.5 yılda 32 bin doktor, hasta ve yakınları tarafından sözlü saldırıya uğramış, şiddet görmüş, dayak yemiş. Son günlerde sayıları giderek artan sağlık çalışanlarına yönelik şiddetin son kurbanları, Trabzon ve Aksaray’dan iki aile hekimi oldu.

Hekimler artık bu şiddete “Dur” demek için geçtiğimiz hafta sonu Ankara’da buluşarak, Sağlık Bakanlığı yetkililerinin kendilerine sahip çıkmasını istedi.

Türkiye’de 22 bin aile hekimini temsil eden Aile Hekimleri Dernekleri Federasyonu (AHEF) ve 68 ilin dernek başkanları ortak bir basın açıklaması yaparak, sağlıkta şiddetin önüne geçilmesi için yetkilileri göreve çağırdı.

Açıklamada Sağlık Bakanlığı verilerine göre, son 3.5 yılda 11 bini fiziksel, 21 bini sözlü olmak üzere 32 bin hekimin, hasta ve yakınları tarafından şiddete maruz kaldığı vurgulandı. Son 10 günde 6 doktorun saldırıya uğradığına dikkat çekilen açıklamada, şiddet olayların önüne geçilebilmesi için caydırıcı önlemlerin alınmasının şart olduğu belirtildi.

Hekimler şiddete karşı alınacak önlemleri şöyle sıraladı;

“Sözel şiddetin, fiziksel şiddetten daha fazla olduğu gerçeğinden yola çıkarak, öncelikle sözel şiddetin ceza-i müeyyide kapsamında değerlendirilmesi gereklidir.  Küçük suça ceza, daha büyük suçları engelleyecektir. Hastalar çoğunlukla uygunsuz ilaç yazdırma ve rapor taleplerini hakları zannetmekte, reddedilince şiddete başvurmaktadır.

Uygunsuz olan istemlerin suç teşkil ettiği konusunda farkındalık oluşturulmalı, uyarılar ve yasal yaptırımlar ilan edilmeli, duyurulmalıdır. Yönetmelikte belirtilen poliklinik ve mesai saatlerimizi kullanma hakkımız sağlanmalı, poliklinik ve diğer hizmetler için gereken süreleri ayırabilmemize olanak tanınmalıdır. Randevulu çalışma sistemi teşvik edilmelidir.

Sağlıkta şiddet yasası bir an önce çıkartılmalıdır. Hukuksal süreçler sonunda verilecek cezalar caydırıcı olmalıdır. Sağlık alanında yapılan değişiklikler ve gerekçeleri halka doğru şekilde anlatılmalı, vatandaşla hekimin karşı karşıya gelmesi önlenmelidir.”

Hekimler şiddete “dur” diye çığlık atıyor, bakanlığı göreve çağırıyor.

Haykırdıkları gibi bu iş çığırından çıktı, sözlü saldırılar, dayak sıradan bir olay gibi görülmeye başlandı. Asıl tehlike de saldırıların toplum tarafından kanıksanması,  tepki gösterilmemesi, görmezden gelinmesi.

Kuşkusuz her meslek grubunda olduğu gibi hekimler arasında da etik kurallara uymayan, Hipokrat yeminini göz ardı eden, her şeyi para olarak değerlendirenler de var.

Ama onlar iğne başı kadar çok küçük bir grup. Sağlığımızı emanet ettiğimiz, şifa beklediğimiz  hekimlerin çoğunluğu, hem de çok büyük çoğunluğu ellerinden  geldiğince insanlara hizmet ediyor, çabalayıp, duruyor.

O küçük grubun aç gözlülüğü tüm doktorlara mal edilemez.

Bakanlık, toplum, hekimlerin çığırından çıkan, yaygınlaşan şiddete karşı yükselttiği feryada kulak vermeli, onlara sahip çıkmalı.

kaynak:hedefhalk.com/30.03.2016